Dünya'da Su Kıtlığı Nedenleri, Sonuçları ve Çözümü

İnsanların hatta dünyadaki diğer tüm canlıların en temel gereksinimlerinden biri su. Hayatta kalmak için su ihtiyacının karşılanması gerekiyor. Dünyanın pek çok yerinde insanlar içmeye ve yemek yapmaya su bulmakta zorluk yaşıyorlar. Doğada meydana gelen seller, su taşkınları da birçok yaşam alanının yok olmasına neden oluyor. Yani aslında dünya üzerindeki denge olması gerekenden çok daha farklı bir şekilde işlemeye devam ediyor. Afrika ülkelerinde uzun yıllardan bu yana su kıtlığı ile uğraşılırken şimdilerde Orta Doğu ülkelerinde de suyun azaldığı biliniyor. Birçok kişi yakın gelecekte de su kıtlığının kendi evlerine kadar ulaşacağını düşünüyor.

Dünyada su kıtlığı bu denli ciddi bir hal almışken, sorunların ve çözümlerinin anlaşılması gerekiyor. Su kıtlığının nedenleri incelendiği zamansa pek çok seçeneğin bulunması mümkün. Su kıtlığı sonuçları, insanlar tarafından büyük bir endişeye neden oluyor. Hatta pek çok kişi su kıtlığına nelerin sebep olduğunu anlamak istiyor. Bu noktada su kıtlığının ne olduğu ve temel sorunların nelerden oluştuğunun anlaşılması gerekiyor.

Su Kıtlığı Neden Olur?

Geçmişten şimdiye dek dünya için önemli bir yere sahip olan suyun varlığı tehlike altında. Bu yüzden de insanlar, su kıtlığı nedir şeklinde araştırmalar yapıyorlar. Su kıtlığının neden olduğu sorunlar araştırılırken bu konuda nasıl önlemler alınması gerektiği üzerinde duruluyor. Dünyanın yüzde yetmişi sularla kaplı. Pek çok kişi bu oranı baz alarak su kıtlığını hafife alıyor. Oysa insanların ve diğer canlıların yararlanabileceği su miktarı %2.5 oranına denk geliyor. Var olan su miktarının tüm canlılar için yetecek seviyede olmaması, su kıtlığının olmasına neden oluyor. Özellikle çevresel açıdan sorunlar yaratan su eksikliği, insanların yaşamlarını sosyal ve ekonomik açıdan da etkiliyor. Toplumların refah seviyesinin artmasında su kıtlığının büyük bir etkisinin olduğu biliniyor.

Dünya Ekonomik Forumu bünyesinde sunulan bir raporda, dünyayı tehdit eden risk faktörlerine yer vermiştir. Söz konusu risk faktörlerinden biri de elbette ki su olarak geçiyor. Tatlı su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin sağlanmasıysa sanılandan çok daha önemli. Artık tüm dünyada suyun varlığının önemsenmesi gerekiyor. Çünkü ekonomik sürdürülebilirlik, çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal sürdürülebilirlik su kıtlığını ciddi manada etkiliyor. Su kıtlığıyla ilgili daha sistemli şekilde yapılan analizlerse kamuoyu ile paylaşılmaya devam ediliyor. Çünkü su kıtlığının ses getirmesi için nedenlerinin ve nasıl engel olunacağının topluma yansıtılması gerekiyor. Su kıtlığının nedenleri ve sonuçları gibi konulara odaklanmak, toplumun bilinçlenmesinde de fayda sağlıyor.

Su Kıtlığının Neden Olduğu Problemler Nelerdir?

İnsanların susuz kalmasının yanı sıra yaşam kalitesinin düşmesi, sağlığının tehlikeye girmesi gibi birçok sebep, su kıtlığı ile bağdaşıyor. Su kıtlığı nedenleri de bu noktada çok ses getiren konulardan biri. İnsanlar su kıtlığının nedenlerinin ne olduğu oldukça merak ediyor. Zira suyun bu denli tehlike altında olmasının nedenlerini bilmek, sonuçlarını anlamak kadar önemli. Kişiler su kıtlığına sürdürülebilir bir çözüm bulmak için de sorununun kaynağına ulaşmalıdır. Suyun tehlike altında olmasına neden olan etmenlerin ortadan kaldırılması ve çözüm için uygun adımların atılması gerekir. Su sorunlarının meydana gelmesine yol açan faktörler de aslında oldukça belirgin.

• Dünya üzerinde iklim değişikliğine bağlı olarak artış gösteren sıcak havalar, kuraklığın beraberinde gelmesine yol açıyor. Küresel su sistemi de kuraklık faktörüyle karşı karşıya geliyor. Özellikle sera gazı emisyonu, dünyada sıcaklıkların olması gerekenden çok daha fazla artış göstermesine yol açıyor. İklim değişiklikleriyle beraber kurak olan yerler daha da kurak bir hal alıyor. Özellikle kuraklık sıkıntısı yaşanmayan yerler de yavaşça kurumaya devam ediyor. Bu da var olan su kaynaklarının azalmasına yol açıyor.
• Bilindiği üzere dünya nüfusu hızlı bir şekilde artış göstermeye devam ediyor. Seneler önce kurulan şehirlerin altyapıları da bu nüfus artısına karşın yetersiz kalıyor. Suyun arındırılması için kullanılan tesislerde yeterince yatırım yapılmıyor. Bu da altyapı yetersizliği sebebiyle su kıtlığının ortaya çıkmasına neden oluyor. Kanalizasyon hatlarının eksik olması, boruların darlığı ve daha birçok sorun da bu nedenlerin ortaya çıkmasına yol açıyor.
• Dünya geneli incelendiği zaman temiz su kaynaklarının büyük bir oranının tarım için kullanıldığı görülüyor. Tarım uygulamalarının yanlış bir şekilde kullanılıyor olması su kaynaklarının da israf edilmesine yol açıyor. Tarıma ek olarak hayvancılık ve tekstil gibi sektörlerde su sınırsızmışçasına kullanılmaya devam ediliyor. Bu da nüfusla beraber tüketim oranlarının da artmasına yol açıyor. Doğal kaynakların bilinçsiz bir biçimde kullanılması, su kıtlığının artmasına neden oluyor.

Türkiye’de Su Kıtlığı

Dünyanın birçok noktasında olduğu gibi Türkiye’de su tehlikesiyle karşı karşıya. Türkiye’de su kıtlığı oranları giderek artmaya devam ediyor. Özellikle su kıtlığı olacak mı sorusu çok kez sorulmaya devam ediliyor. Birçok kişi suyun azlığının ne gibi sorunlara yol açacağını da araştırıyor. Genel olarak incelendiği zaman ülkede bireysel su kullanım miktarı değişken. Yine de artan nüfus oranları, tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin yanlış uygulanması, suyun geri dönüştürülmesinde eksikliklerin olması gibi nedenler bulunuyor. Gelecek yıllar için suyun durumu ile ilgili yapılan yorumlarda da bir hayli olumsuz tablolar ortaya çıkıyor. Yakın dönemde suyun kıtlığı için bir çözüm bulunamazsa hem bireysel hem de toplumsal sorunların yaşanmasına neden olacak gibi görünüyor.

Su tehlikesinin tarım uygulamalarında da var olması, dünya üzerinde bu sorunla karşı karşıya olan ülkeler arasında olunması anlamına geliyor. Türkiye’de su kıtlığının büyük oranlara ulaşıp ulaşmayacağı da alınacak önlemlerle bağlantılı olarak yorumlanıyor. Doğru stratejilerin uygulanması, su kıtlığına karşı alınacak önlemler gelecek için fayda sağlayacak gibi görünüyor. 

Su Kıtlığına Karşı Alınması Gereken Önlemler Nelerdir?

Bilinçsiz bir şekilde su tüketmek, su kaynaklarının azalması gibi olumsuz durumlara yol açıyor. Buna benzer daha birçok konu da su kıtlığının etkilerini ortaya çıkarıyor. Dünyada bulunan tatlı su kaynakları azalırken bir yandan da kirlenmeye devam ediyor. Su kıtlığının önlenmesi için de çeşitli çözümler üzerinden hareket etmek gerekiyor. Zira ancak bu şekilde suyun tükenmesinin önüne geçilebilir gibi görünüyor. Su kısıtlılığı çeken ülkeler içinse alınması gereken önlemlerin hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi öneriyor. Yapılması gerekenlerse sanılandan çok daha basit ve uygulanabilir önlemler olarak tanımlanıyor.

Yerel ve küresel olarak su kaynaklarını verimli kullanmak gerekiyor. Bu yüzden de devletlerin alacakları önlemleri bireysel önlemlerin de takip etmesi bekleniyor. Bulaşıkların makinede yıkanması, hem çamaşır hem de bulaşık makinelerinin tam dolduğunda çalıştırılması, duş alırken suyun boş yere akıtılmaması gibi önlemlerse bir hayli önemli. Bireysel olarak atılacak bu adımlar, su kıtlığının çözümlenmesinde önemli bir avantaj olarak yorumlanıyor.

Su kullanımının azaltılmasına ek olarak su kaynaklarının kirlenmesine neden olan durumlardan da korunmak gerekiyor. Tek kullanımlık plastiklerin aza indirilmesi gibi faktörlerle su ayak izini küçültmek öneriliyor. Altyapıya destek olmak, yetersizliklerden kaynaklı olan su israflarının önüne geçiyor. İhtiyaç duyulan kapasiteye uygun bir sistemin oluşturulması öneriliyor. Ek olarak suyun kullanımı sırasında arıtma sistemlerinin kullanılması, atık suların değerleniyor. Birçok sektöre faydası olacak bu uygulama, tüm suların değerli bir yere sahip olmasını sağlıyor. Böylece su kıtlığı için alınabilecek önlemler ile susuzluğun önüne geçilmesi hedefleniyor.